En son 2011 yılında bahara benzeyen bir kış yaşamıştık. O gün bunu çok istemiyorduk, Dünya Üniversiteler Kış Oyunlarına ev sahipliği yapacak olmamızdan dolayı her birimiz neredeyse kar duasına çıkacaktık.

Bu kar niye gelmiyor diye merak ederken muhalefet partisi lideri Kemal Kılıçtaroğlu olaya el koymuş, karın yağmamasını AK Parti’ye bağlamıştı. ‘Bunlar bereketsiz, bakın kar bile yağmıyor Erzurum’a’ demişti.

O günlerde Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan Erzurum’dan Kılıçtaroğlu’na seslenmiş, ‘Biz o kadar bereketliyiz ki bakın Erzurum’a tek seferde 650 milyonluk yatırım yaptık. Merak etmesin kar gelecek buyursun açılışa gelsin’ demişti.

Oyunların açılışı yoğun kar altına yapıldı ama Kılıçtaroğlu açılışa gelmedi. O gece Erzurum kara doymuştu. Aradan çok yıl geçti bugün kar diye bir telaşımız yok. Şaşkınız, Erzurumlular olarak zemheri ayına girdik ama baharı yaşıyoruz. Uzmanlardan tatmin edici bir açıklama yok. Her konuda bir fikri olan Kemal Kılıçtaroğlu’na mı sorsak acaba bu kez neyin bereketsizliği bu diye.

İlla kar yağsın demiyoruz ama malum kış turizmi merkeziyiz. Kar olmayınca turistte olmuyor. Varsa bir yerde bereketsizlik, uğursuzluk onu bilelim değil mi? Mesela Mersin’de ağaçlar çiçek açmış acaba bu neyin baharı?

Her yıl aynı terane…

Kendimizi bildik bileli yer yıl aynı tartışma devam edip duruyor. Müslüman yılbaşı kutlamaz. Eskiden beri yılbaşı arifesinde gündeme getirilen, sosyal medya nedeni ile günümüzde daha fazla tartışılan bir konu.

2024’ÜN KAYBEDENLERİ

Öncelikle şunun altını iyice çizmek lazım; Bu bir tercih meselesidir. Senin, benim, öbürünün demesi ile engellenecek, yasaklanacak bir gün değildir. Günümüzde her birey inandığı şeyin ne getirip ne götürdüğünün bilincindedir, tabi bedelini ödemek kaydıyla…

İnsanların istediği şeye inanma özgürlüğü vardır. Öyle şeyler paylaşılıyor ki yılbaşı kutlamayanın da inadına kutlayası geliyor. Bir yıl boyunca olanca çirkinliği yap, dinin emirlerine tutarsızca karşı yaşa ama yılbaşı gecesi Müslüman ol. Böyle bir din yok, en azından benim bildiğim.

Elbette Müslüman olarak onlara benzemeyelim, onların yaptıklarını yapmayalım. Ama bir tek yeni yıl gecesi için değil…

Kul hakkı yemeyelim, iftira, dedikodu yapmayalım. Kısaca Allah’ın emirlerine riayet ederek dinimizin emrettiği gibi yaşayalım. Tüm bunları yapmadıktan sonra yeni yılı kutlasan ne olur kutlamasan ne olur…! Ha bir fazla ha bir eksik, bunları yaparken birde fetva verme.

Günümüzde artık bilgiye ulaşmak zor değil, herkes her şeyi biliyor. ‘Tebliğ görevim’ diyorsan bu konuda işin uzmanları zaten konuştu. Bir Müslüman sadece yaptıklarından değil yapmadıklarından da sorumludur. Namaz yok, oruç yok, zekât yok, sadaka yok ama yılbaşı kutlamadın diye Cennete mi gideceksin? Yok öyle bir din…