Erzurum Haber

şişli escort beylikdüzü escort fatih escort acıbadem escort anadolu yakası escort aksaray escort bodrum escort bayan

ALMANYA’DAN ERZURUM’A İLİK NAKLİ

ALMANYA’DAN ERZURUM’A İLİK NAKLİ
04 Kasım 2020 - 16:04

Erzurum/zirve2000 İki yıldır lösemi ile mücadele eden 14 yaşındaki Muhammet Giray Aydın için umut ışığı belirdi. Türkiye’de bağışçı bulunamadı ama güzel haber Almanya’dan geldi. Her şey yolunda giderse Muhammet ilik nakli olacak.

Manolya BULUT-PUSULA

Erzurum’da yaşayan Aydın ailesi iki yıl önce aniden rahatsızlanan 14 yaşındaki çocukları Muhammet Giray’a konulan lösemi teşhisi ile yıkıldı. Küçücük bedenine rağmen hastalığı yenmeye çalışan Giray için doktorlar 3 ay içinde ilik nakli olmasını gerektiğini açıkladı. Tüm çabalara rağmen Türkiye’de uygun donör bulunamadı. Umutların bittiği anda mutlu haber Almanya’dan geldi. Eğer tüm testler uyumlu çıkarsa Muhammet Giray’a ilik nakli yapılacak.

Evladının gözünün önünde her gün biraz daha eridiğini söyleyen Baba Yusuf Aydın, vatandaşlara bağış yapmaları konusunda çağrıda bulunarak, “Bir tüp kanla bir can kurtarabilirsiniz. Benim evladım gibi nice hastalar var kurtulmayı bekleyen” dedi.

Zamanla yarışıyoruz

Ağustos ayında tedavi bitecekken hastalığın tekrar nüksettiğini anlatan baba Yusuf Aydın,  “Birkaç gün önce Almanya’da bir donörle uyuştuğunu öğrendik. Tarama temiz çıkarsa nakil gerçekleşecek. Önümüzde bir haftalık gibi bir zaman var. Giray’ın vücudunun kabul edip etmeme riski de var. Giray diğer çocuklara nazaran ilaçlara aşırı tepki gösteriyor. Belki uzun süre yürüyemeyecek. Ömür boyu kullanacak ilaçları var, çok zor bir süreç. Ümidimiz bulunan donörün tam uyum sağlaması. Bir tüp canla bir can kurtarabilirsiniz. Niye benim Türkiyemde bulunmasın neden yurtdışından gelsin? Zaman kaybı bu. Zaten zamanla yarışıyoruz. Biz Giraya belli etmek istemiyoruz ama cidden çok zor bir hastalık. Allah kimseye yaşatmasın. Olan çocuklara oluyor” diye konuştu.

Son bir ayımız var

Vatandaşların bağış yapması için adeta yalvaran acılı baba, “Almanya’dan gelen kanların taraması temiz çıkmazsa baştan nakil arayacağız. Onun için de zamanımız kalmadı. Son bir ayımız var.  Gözünüzün önünde çocuğunuz eriyor. Her an her şeye hazırlıklı bekliyoruz.  Ailemizden de herkes denedi. Küçük kardeşi çok zayıf olduğu için alamadılar. En kötü anne babadan yüzde 60 oranla alırız dediler ama onu da yapamıyoruz. Giray’ın vücudu çok hassas, yüzde yüz uyumlu bir nakil gerekiyor.  Sadece kendi çocuğum için değil bütün ilik nakli bekleyen çocuklar için yalvarıyorum. Ne olur gelin Kızılay’a kök hücre bağışçısı olun, hayat kurtarın. İnsan bir fidana bile su döktüğü zaman nasıl mutlu oluyor. Bir hayat kurtarmayı siz düşünün” ifadelerini kullandı.

Bağış arttıkça ihtimal artar

Türkiye genelinde 720 bin civarında bağışçı olduğunu ifade eden Kızılay Kök Hücre Bağışçı Kazanım Personeli Mustafa Ünver,  “Amaç sayıyı daha da artırmak. Ne kadar bağış olursa o kadar ihtimal var. Bağışçılar olsa da uyum sağlanmazsa nakil gerçekleşemiyor. İnsanlar kan bağışı konusunda biraz olsun bilince ulaştı ama kök hücre bağışında ön yargı hala mevcut. Bağışçılardan korkmamalarını istiyoruz. Steril bir ortamda numuneleri alınıyor daha sonraki işlemleri de izole bir yerde ve pandemi hastane olmayan bir kurumda gerçekleşiyor. Gittikleri yerler sadece kan merkezleri. Bu konuda biz de yeterince hassas davranıyoruz. Riske atacak bir duruma sokmamak için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.

Kök hücre bağışında bulunmak isteyenlerin hangi aşamalardan geçeceğini de anlatan Ünver şunları söyledi;

Bağış yapmak isteyenden önce form doldurulması istenir. Kendisini bilgilendiririz. Kendisinden üç tüp kan örneği alıyoruz. Bulaşıcı hastalığı var mı, kan grubu ne, doku antijenlerini öğrenmek için testler yapılıyor. Daha sonra da bir hastayla uyması bekleniyor. Bunun ne zaman olacağı da belli değil. Uyum olduğu zaman sağlık bakanlığından bize mail geliyor. Bağışçıya telefondan ulaşamazsak adresine gidiyoruz. Gönüllü ise Kızılay’ın en yakın merkezine yönlendiriyoruz ya da biz gidip kan örneği alıyoruz. Hem tekrar hastalığı var mı diye hem de derinlemesine analiz yapılıyor. Sorun yoksa bağışçı sağlık taramasından geçiyor, bir günlük bir işlem. Bütün ulaşımı, konaklaması, resmi izinlerin alınması gibi işlemler bakanlık tarafından karşılanıyor. Yanına da bir kişiyi alma hakkı var. Daha sonra bağışçı merkeze gidip 4 gün boyunca bir aşı oluyor. Aşının amacı kemik iliğindeki hücrenin damara geçmesini sağlamak. 3-4 saat süren bir işlemle kan alınıp hücreler ayrıştırılıp geri verilir. Normal kan vermek gibidir. En çok kullanılan yöntem de budur.

İki seçenek var

Vatandaşların korktuğu kemik iliği bağış yönteminden bahseden Ünver,  “Kemik iliği bağış yöntemi de var. Vatandaşların korktuğu yöntem de bu. Ama zaten seçme hakları var. Bunda da ameliyathanede kuyruk sokumundan kan alınır. Bu işlem de bir iki saat arasında değişir. Bu yüzde 5 oranında kullanılan bir yöntem ama vatandaşlar en çok bunu biliyor. Halbuki isterlerse koldan kan verme yöntemiyle de bağışçı olabilirler. İki seçenek var.

Pandemi etkiledi

2014ten bu yana Türkiye geneli 720 bin bağışçı var. 8 bin eşleşme gerçekleşti. 2 bin 300 kişi bağışa gitti. Bağışçının bağış yapmayı kabul etme oranı da yüzde 85. Doğu Anadolu’da ise 2014’ten beri 30 bin bağışçı var. 380 eşleşme oldu. Ortalama yüzde 90 oranında da kabul g Vatandaşlara bağış yapmaları konusunda çağrıda bulunan baba Yusuf Aydın, “Bir tüp kanla bir can kurtarabilirsiniz. Niye benim Türkiyemde bulunmasın, neden yurtdışından gelsin? Zaman kaybı bu” dedi.. Pandemide kök hücre bağışında yüzde 60 civarında düşüş yaşandı.

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

Sitenin tüm hakları zirve2000.com'a ait olup, izinsiz alıntı yapmak yasaktır.