Yaşanan olaylar karşısında bazen insanın cidden aklı tutuluyor. Malum şu sıra Erzurum’un gündemi BB Erzurumspor’un şampiyonluk kutlamaları ve sonrasındaki gelişmeler.
Olayların detayına girmeyeceğim, o kısmı spor servisimiz detayları ile yansıtıyor kamuoyuna. Benim takıldığım nokta insanların bir takım hesapları, siyasiler ve Erzurumlu sanatçımız İbrahim Erkal üzerinden yapması…
Erzurumlu vekillerin törende sahaya çıkmaları, kupayı tutmaları, tribünlere konuşmaları yönetimde var olan sorunlara tuz biber ekti. Hatta 2’nci Başkan istifa gerekçesine o ambiyansı da ekledi.
Stadyumda ‘AK Parti şov yaptı’ diye tepki gösterenlere şunu sormak lazım. Bu kulüp kimin kulübü? Bu kulübün adı ne? Büyükşehir Belediyesi Erzurumspor Kulübü değil mi?
Belediye Başkanı hangi partili? AK Parti. Ee kime ne diye tepki gösteriyorsunuz. Elbette belediye başkanı emek verdiği, kendi bünyesinde olduğu takımın şampiyonluk kutlamasında ön plana çıkacak. Milletvekilleri elbette gelip orada arz-ı endam edecekler. Ortada bu açıdan anormal bir durum yok. Benim şaşkınlığım buna şaşıranlara. Ya da hala bu takımı Erzurumspor görüp, siyaset üstü diye düşünenlere.
İkinci başkan istifa için gerekçeleri arasında “Şampiyonluk kutlamaları siyasete alet edildi” dedi. Sayın Dengizek, siz bu takıma yönetici olurken, bu listeyi yaparken, bu takımın belediyenin takımı olduğunu bilmiyor muydunuz? Ayrıca hali hazırda başkanı olduğunuz Maltepe Erzurumlular Vakfı adına yaptığınız 12 Mart Kurtuluş kutlamalarında, AK Partililer, bakanlar gecenizde geçit yaparken, böyle bir endişeniz yoktu sanırım. Tuhaf, garip ve saçma…
Bir diğer tartışma konusu ise şampiyonluk kutlamalarına Erzurumlu sanatçı İbrahim Erkal’ın davet edilmediği. Bu konu öylesine uzadı ki sormayın gitsin. Hatta birileri, “Sanatçıma sahip çıkıyorum, yazıklar olsun” görseli bile hazırladı.
İddiaya göre kutlama törenine sanatçı Bengü davet edildi ama Erkal es geçildi. Hatta İbrahim Erkal takım için bir marş yazmıştı, eğer davet edilseydi gelip sahada bu marşı seslendirecekti.
Allah aşkına, İbrahim Erkal misafir midir? Bu şehrin evladı, mesleğinde son derece başarılı bir hemşehrimiz. Artık o da ‘illa davet ederseniz gelirim’ derse cidden bu şehirde tuz bile kokmuş demektir.
Aynı partinin bir önceki belediye başkanı bu değerli sanatçıya neler yaptığını bilmeyen yoktur herhalde. O zaman bu görselciler neredeydi? Hatta İbrahim Bey, “Bu şehir uzak şehir, dostuna tuzak şehir” mısraları ile başlayan bir şarkı yazıp albümüne koymuştu.
Albüm demişken; bugün şehirle karşı karşıya getirilen İbrahim Erkal’ın albümlerinin en az sattığı şehrin Erzurum olduğunu biliyor muydunuz? O klavye kahramanları acaba bir kez olsun bu sanatçının albümüne para verip almış mıdır? Hiç sanmam zira amacımız sanatçımıza sahip çıkmak değil aksine bu şehri katıp karıştırmak.
Ben eminim ki Erkal davet edilseydi ya da kendi çıkıp gelseydi o şampiyonluk kutlamasında sahneye çıkmazdı. Çünkü sahada ne bir düzen, ne de ciddi bir organizasyon vardı. Maç bitiminde taraftar çoktan stadyumdan ayrılmıştı. Biz Bengü falan da görmedik. Elinde mikrofonla kalabalık arasında türkülerini söylemeye çalışan Nurullah Akçayır vardı. O da Ugandalı değil Erzurumlu olduğuna göre sorun neydi? Erzurum’da yapılacak organizasyonlarda her zaman İbrahim Erkal olmak zorunda mı? Elbette değil kaldı ki böyle şeylere malzeme edilmesi de ona yapılmış ayrı bir hakaret.
Ben İbrahim Erkal’ın yerinde olsaydım davet beklemez, yanıma bir de başka sanatçı arkadaşlarımı alır gelir Dadaşlarla birlikte olurdum…
Son bir sözüm de Ali Demirhan’a olacak. Beyefendi, bu yönetimi sezonun ortasında siz yaptınız. Madem sizi dikkate almayan bir yönetim vardı, neden bu tarihe kadar beklediniz? Ayrıca bu yönetimin amacı eğer şampiyonluk ise şampiyon da oldunuz, peki bu neyin kavgası? Beraber yola çıkıp Erzurum’u kurtarmaya soyunduğunuz Süha Dengizek ile hangi menfi ya da müspet oluşumda ayrıştınız?
Resmin tamamına bakınca maalesef bunun dışında bir fotoğraf ortaya çıkmıyor. Benlik öylesine içimize işlemiş ki toplum olarak mutlu olmamız, birleşmemiz gereken olaylarda bile ayrışıyoruz. İllaki ‘bir ben’ diyen çıkıyor sonra kimin kime hıncı varsa vurun abalıya yapıyor. Ortada koca bir şehir yıpranıyor.