Seçimler için artık son viraja girildi. Bu hafta sonu Türkiye sandığa gidecek ve hem Partili Cumhurbaşkanını hem de yeni meclisi oluşturacak milletvekillerini belirleyecek.

Cumhurbaşkanı adayları Ramazan Ayı boyunca il il gezip halka yapacaklarını anlatırken, Milletvekili adayları da kapı kapı gezip seçmeni etkilemeye çalıştı.

Erzurum’da şuana kadar miting yapan tek lider Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan oldu.

Çarşamba gün İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener Erzurum’da olacak ve halka seslenecek.

Türkiye genelinde kararsızların en fazla olduğu bu dönemde, siyaset uzmanları karasızların son hafta oy vereceği partiye kanalize olacaklarının altını çiziyorlar.

Cumhuriyet tarihi boyunca beklide ilk kez böyle bir renksiz fulü bir seçim kampanyası dönemi yaşanıyor.

Seçmenin suskunluğu, fotoğrafın netleşmesine engel oluyor. Üstelik bu durum sadece Erzurum’da değil ülkenin genelinde yaşanıyor.

Listelerin önemli olmadığı, lidere dayalı oy veren seçmen kitlelerinin yaşadığı tüm kentlerde durum böyle.

Son hafta yapılan anketlerde az bir kımıldama olsa da hiçbir parti oy oranı konusunda kesin rakamları tahmin edemiyor.

Bir ay boyunca liderleri ve siyasetçileri dinleyen seçmen artık öyle ya da böyle bir şekilde sandığa gidip oyunu vermek durumunda. Her kent kendi içinde bir takım tahminlerde bulunuyor, ancak konuşmasının son cümlesini şöyle tamamlıyor. Yinede belli olmaz seçim bu…

Evet, hiç belli olmaz seçim bu. Eğer öyle olsaydı her seçimin galibi anket şirketleri olurdu.

BAŞKAN YURDAGÜL:AKLINIZI BAŞINIZA ALIN

Oysa Türkiye’de bugüne kadar seçim sonuçlarını birebir tahmin eden tek bir anket şirketi dahi yok.

Fakat görünen tek bir gerçek var; normal bir süreçten geçmiyoruz. Dünya’nın gözünü diktiği bu seçimler ülkenin kaderini çizmekte önemli bir rol oynayacak.

AGİT Taraflı Raporu
Dünya’nın her yerinde yapılan seçimleri izleyen Avrupa Güven ve İşbirliği Teşkilatı, (AGİT) seçim öncesi ara raporunu hazırladı. Her zamanki gibi tek taraflı bir rapor sunan (AGİT ) öyle tespitlere ver verdi ki akla ziyan. Raporu okuyan, seçimlerin Türkiye’de değil de savaş altındaki Suriye’de yapıldığını ve her gün kafamızda bombaların patladığını sanır.

Avrupa Birliği de seçimlerin meşru olmadığını açıkladı.

Sadece şu pencereden bakınca bile Allah korusun hafif ayağımızın tökezlemesi durumda başımıza nelerin geleceğini anlamak mümkün.

Zira bunların demokrasi için girdikleri Afganistan, Irak, Suriye, Mısır ve tüm Ortadoğu’ya bakınca, “Rabbim bunların adaletinden bizi korusun” diye dua etmemek mümkün değil.

Elbette ülke de her şey günlük gülistanlık değil. Ortada 16 senede yıpranmış bir iktidar var. Doğru yaptığı kadar yanlış yönettiği durumlar da var. Bunlar şüphesiz seçmenin terazisinden geçecek. Eksiler ve artılar mercek altına alınacak.

Benim ülkeme parmak sallayanlar da göz ardı edilmeyecek. Ülkeyi bu saatten sonra koruyacak, kollayacak Cumhurbaşkanı adayları da ince elenip sık dokunacaktır.

Şüphe yok ki seçmen belki de ilk kez seçim yapmakta bu kadar zorlanacak. Zira tüm bu dengelerin yanında hoşnut kalmadığı yerel yönetimler, burnundan kıl aldırmayan yetersiz teşkilatlar, genel başkanı ile uyumsuz siyasetçiler, yargıya güvensizlik, FETÖ ile mücadelenin yetersizliği ve uygulamada ki aksaklıklar terazinin en ağır basan tarafı olacak.