Bu hafta sonu ülkenin en karanlık gecesinden aydınlığa çıkışımızın yani 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümü.
Bu öylesine karanlık, puslu, kanlı bir geceydi ki yıllarca silah arkadaşlığı, kader arkadaşlığı yapanlar bile bir anda düşman kesilip birbirini kurşunladı.
Bu öylesine iğrenç bir senaryoydu ki milletin evlatları olarak görünenler kendi vatandaşının üzerine bomba yağdırdı.
Bu öylesine bir hainlikti ki ülke kendi bombaları, kendi silahları ve kendi evlatları tarafından kurşuna dizildi.
Canımızdan can gitti, kanımız aktı, vatanımız alevler içinde kaldı. Bu ülke çok hainlik gördü, çok şehit verdi, çok darbe gördü. Ama böylesine bir hainliğe, böylesine bir alçaklığa şahit olmamıştı…
Yıllar yılı ilmek ilmek örülen hainlik, o gecede vücut buldu. Zifiri karanlığı delen bombalar başımıza değil kalbimize yağdı.
Bu millet öyle bir destan yazdı ki bir gecede ülkeyi dize getireceklerini zannedenler aynı gece derdest edildiler. Şimdi Türk adaleti önünde tek tek hesap veriyorlar.
Geçen bir yıl içinde o gece suçüstü yapılanların bile hala karara bağlanamayan davaları mevcut. Hala operasyonlar devam ediyor…
Kolay değil elbette anlıyoruz ama bu davalar böyle uzun sürdükçe, haklı ile haksız ayırt edilmedikçe, bu millete bomba yağdıranlar cezaevlerinde yan gelip yattıkça, bizim öfkemiz de yüreğimizdeki yangın da asla dinmeyecek.
Bu millet o dehşet gecesini hiç unutmadı, unutmayacakta.
Şimdi sosyal medya üzerinden herkes ‘15 Temmuz da ben de nöbetteyim’ görselleri paylaşıyor. Sanki bir karnavala davet, sanki bir yerlere mektup yolluyor.
Bu yüce millet o geceden beri nöbeti hiç bırakmadı ki…
Devletini hiç yalnız koymadı ki…
Meydanı onlara bırakmadı ki yeniden meydanlara dönsün.
15 Temmuz darbe girişimi asla sulandırılacak bir mesele değildir.
15 Temmuz bu milletin uyanışı, yeniden ayağa kalkışı ve hainlere tokat atışının tarihidir.
15 Temmuz siyasilere, hükümete, iktidara değil bu vatana yapılan saldırıdır.
Lütfen ama lütfen bu olayı bu kadar basitleştirmeyin, sulandırmayın, kimlik olarak kullanmayın.
Bu ülke milleti ile devleti ile hükümeti ile tek vücuttur.