Erzurum/zirve2000 AK Parti tarafından ikinci kez Erzurum Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak gösterilen ancak bu kez Cumhur İttifakı nedeniyle Milliyetçi Hareket Partisi’nin de desteklediği Mehmet Sekmen ile yaklaşan seçimleri, sokak da kol gezen iddiaları, ilçe belediye adaylarını ve ikinci dönemde belediyenin yatırımlarını konuştuk. Başkan Sekmen ile Palandöken den şehre baktık.
Seçimlere 40 günden az bir zaman kaldı. Ekibiniz ile birlikte sahadasınız, seçmenin nabzı nasıl. Seçime adapte olmuş mu?
Tabi ki henüz yüzde yüz vatandaşın gündeminde seçim var diyemeyiz. Sadece merkezde sahada değiliz, ilçelere de gidiyoruz, talep dinliyoruz. Yaptıklarımız kadar yapacaklarımız var. Bizi can kulağı ile dinliyorlar. Seçmen bir şey sormadan biz anlatıyoruz. Bizim anlattıklarımız zaten onların beklentileri. Bu ziyaretler sırasında şunu net olarak gördüm, halk yapılan hizmetlerden memnun. Elbette yeni beklentileri de mevcut, bizde bu isteklerin yerine gelmesi için elimizden gelen gayretleri göstereceğiz.
İlçelere, köylere 5 sene öncede gitmiştim. O dönem temel sorunlar çözüm bekliyordu. Şimdi köylerin su ve kanalizasyon sorunu yok, hepsini çözmüşüz. Köylerin içine kadar asfalt gitmiş, sorunlar çözülmüş. Bizden şu an talep ettikleri belediye hizmetlerinin çok üstünde, örneğin arazilerinin sulanmasını istiyorlar. Aras nehrinden su alıp 30 bin hektar arazinin sulanmasını istiyorlar.
Merkezi Hükümetin yapması gereken yatırımları mı sizden talep ediyorlar?
Evet tam da böyle, biz kendilerine tamam dedik. Şimdi bir proje haline getirip DAP İle birlikte bu işi yapabiliriz. Bu sorunu o bölgede çözersek geriye göçü sağlarız. Hepi topu 1 milyonluk bir yatırım ama hem iki köyümüzü rahatlatacak hem de tarım yapılacak. Bugün artık hizmet tarıma kaydı, hayvancılığa yöneldi. Bu bizi mutlu eder, isteriz ki bizde Türkiye Cumhuriyetine katkı sağlayalım. Hayvancılık bölgesinde yanlış bir algı var. Zannediyorlar ki ‘hayvancılığı bütçesi dar insanlar yapar’ yanlış. Avrupa’da bu işi sanayiciler yapıyor. Bu işi yapanlar, yaptığı işten gocunmasın. Biz şunu yapacağız; Biz bu bölgede endüstriyel hayvancılığı kayacağız. Tüm teknolojik makineleri kullanacağız. Türkiye’nin et ihtiyacını karşılamak için hareket geçeceğiz. Öyle 5 -10 hayvanla değil, her yıl artan sayılarla yapmamız lazım. Şimdi Laz Komuna bir hayvan pazarı yaptık. Buraya sadece Erzurum’dan değil dünyanın çeşitli ülkelerinden alıcılar gelecek, hatta hayvan pazarına bölge illerinin besicileri bile havyan getirebilecek.
Laz Komu’ndaki hayvan pazarı ile ilgili şehirde bir huzursuzluk var. Şehrin batısında şu an hali hazırla bir hayvan pazarı var. Ama güney ilçedeki besici buraya gelmiyor. Laz Komu devreye girince sadece belirli bir etnik kökene hizmet veren bir yer olma endişesi hâkim. Bu fikre katılır mısınız?
Böyle bir fikre katılmam, şöyle katılmam belki biz öbür tarafı da belediye olarak devralabiliriz. Her iki tesis de belediyenin kontrolünde olur. Benim derdim belediyeden ziyade resmi bir otoritenin kontrolünde olsun. Her hangi bir tarafın değil devletin kontrolünde, eşit hizmet alan bir yer olsun istiyorum. Birileri bu işleri kaşımak istiyor. Biz buna ülke genelinde müsaade etmiyoruz, kaldı ki Erzurum’da edelim. Ana şiarımız birlik ve beraberliktir. Biz tüm ilçelere hayvan pazarı yaptık ve işletiyoruz. Tüm sokaklara mezbaha yaptık. Kar gütmedik, sadece vatandaş kurbanını sağlıklı bir ortamda kessin istedik. Şimdiki hayvan pazarında 5 liraya havyan girişi var, biz bunu üç de bir fiyatına düşüreceğiz. Hatta bir et borsası yapacağız, tıpkı Et Balık Kurumu gibi bir yapılanmaya gideceğiz. Bu sayede hayvanın her şeyini değerlendirmiş olacağız. Hayvanını satamayan besici artık kara kara düşünmeyecek. Biz bu işi başarırsak vadeli mal sattığı için zarar eden ve bir daha besicilik yapmak istemeyen besici, bu işe dört elle sarılacak yeni besicileri de sektöre sokmuş olacağız.
Meralar için biliyorsunuz 270 gölet yaptık. Meralarda hayvanın su sıkıntısını gidersin diye 20 bin sulak dağıttık. Bunlar belediyenin görevi değil. Tek derdimiz hayvancılığı ayağa kaldırmak. Ayrıca bu benim sloganımdır, ‘kalkınma yerelden başlar’ ve yerel destek ile ayakta durur. Göçü durdurmak istiyorsak, vatandaşın gelirini iyileştirmemiz lazım. Vali Bey iye görüştük, meralara gölgelik yapacağız bunu da açıklamış olayım.
Tarım adına bir yol haritanız var mı?
Var tabi ki biz organik tarım üzerinde duruyoruz. Siz hatırlarsınız malum Pusula ve Pusula’nın yönetimi bu şehri hafızası. Dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İdris Güllüce ve ben Erzurum’a geldik. Organik un ve buğday aldık, Halk Ekmek için tören yapıldı statta, ben de vardım. Şimdi o projeyi yeniden başlatacağız. Ancak bunun için bazı işlemler yapılması lazım. Ekilen buğdayın organik raporu çıkacak, üretici belgenizin olması lazım. Eğer bunları yaparsak Halk Ekmek, direk bizden alım yapacak. Eğer üretici belgemiz olmazsa ihaleye tabi olacağız. Bu durumda ihaleyi başka biri kazanabilir. Buğday tahlilimiz tamam, şimdi üretici belgesi alıyoruz.
Belediyenin şirketimi yapacak bunu?
Evet, ama niye belediye şirketi yapacak açayım. Büyük bir şirket üzerinden yapılması lazım, bunun avantajını vatandaş yaşacak. Bizim şirketimiz sadece aracı olacak, tarladan direk pazara ulaşacak. Vatandaşın 800’e verdiği buğdayı 1200 liraya vermiş olacak. Eğer ciddi bir üretim yaparsak sadece İstanbul’a değil birçok kentte satış yapacağız. Bunu birçok üründe de yapabiliriz.
Erzurum’da en çok eleştirilen noktalardan biri de belediye şirketleri. Şimdi yeni bir şirket yeni bir alan olacak. Şimşekleri bir kez daha üzerinize çekmiş olmayacak mısınız?
Yeni bir şirket kurmuyoruz zaten, mevcutlar üzerinden gidilecek. Bu işte belediyenin kar etmesi mümkün değil ki, biz aracıyız. Vatandaştan ürününü alıp parasını yine vatandaşa vereceğiz. Birinden alıp diğerine teslim edeceğiz, kamu hizmeti yapacağız. Belediyenin eliyle vatandaşın ürününe Pazar bulacağız. Bu sistemde kazanan taraf çiftçi olacak.
Erzurum’da da Tanzim Satış başlayacak mı?
Bizim kentimizde batıda olduğu gibi çok fazla esnaf ve o nüfus oranı yok. Biz bu işi batının tam tersi noktasında yapmak istiyoruz. Malı toptan belediye olarak biz temin edeceğiz. Bu işi yapan tüm esnafımıza eşit dağıtımın yapılmasını sağlayacağız. Fiyat kontrollerimiz sıkı olacak. Mühürlü etiketler oluşturacağız. Amacımız esnaf ve insanımızı aynı anda rahatlatmak.
Erzurum Belediyesinin ne kadar borcu var? Sokakta en çok bu konu konuşuluyor?
Öncelikle şunu net olarak söyleyeyim bizim anlatıldığı gibi ödenmeyecek bir borcumuz yok. Yaptığımız işe göre mütevazı bir borcumuz var. Biz 550 milyonluk kamulaştırma yaptık.
Nereleri kamulaştırdınız?
Bütün bunlar resmi olarak bizde var. Kalenin etrafı, Dağ Mahallesi, Şehitler, Mumcu, Veyisefendi, Hasani Basri ve daha birçok yer. Bunların tüm resmi belgeleri mevcut, isterseniz veririm yani. Birincisi bu ikincisi belediyeye küçümsenmeyecek iş makineleri aldık. Bütün bunların faturaları var. Devlet kurumları bir sistem üzerinden yürür. Bizler kafamıza göre borçlanamayız. Bunun bir limiti var. AK Parti iktidara geldiği günden beri yeni yasa çıkarıldı. Belediyeler belirli bir yüzde ile borçlanıyor. Kafamıza göre değil, bütçenin belirli bir yüzdesi kadar borç yaparız. Sayıştay önce inceleme yapar sonra bize bakanlık yetki verir. Bütçeye bakar, size bir oran verirler o nispette borçlanma yaparız. Diyelim 5 lira dedi. Biz bunu birde meclisimize getirir, bir onay da oradan alırız. Öyle kafamıza göre değil yani. Biz borçlarımızı ödüyoruz. Erzurum Büyükşehir Belediyesi olarak borçlu belediyeler arasında sıralamaya dahi girmedik.
Ne kadar borcunuz var?
800 milyon civarında bir borcumuz var. Yaptığımız işlerin toplamı kadar bir borç bu. Erzurum Büyükşehir Belediyesi borç olarak tüm belediyelerin altında, sigorta ve maliye borcu en az olan belediyeler arasındayız. O kadar da borç tasarruf tedbirleri kapsamında bütçemizin yüzde % 30’u kesintiye uğradığı içindir. Bu kesinti bizim için ciddi bir rakam, ayda 12 -15 milyon civarında paramız kesiliyor. Bu Erzurum Belediyesi için küçümsenmeyecek bir rakam. Yatırım yapan bir belediye olduğumuz için bu kesinti bizi sıkıntıya düşürdü.
Bu durumda önümüzdeki yıllarda yatırım duracak mı?
Hayır, tabi ki böyle bir şey olmayacak. Böyle bir algı var ama olmayacak. Hamdolsun şuan bizim 500 trilyonun üzerinde hazır satacağımız arazimiz var. Ben geldiğimde bu araziler yoktu, biz ürettik. Kimse merak etmesin, Erzurum Belediyesinde gelir ile gider denktir. Borcumuz var ama karşılığında kat be kat arazisi ve kaynağı olan bir belediyeyiz biz.
Arazileri ne yapacaksınız, mesela Dağ Mahallesini?
Oraya çok güzel villalar yapacağız. Erzurum önümüzdeki dönem inanılmaz değişecek. Biz ilçelerdeki yatırımlarımızı tamamladık. Şehir alt yapısına ciddi rakamlarla yatırımlar yaptık, %70 işimizi tamamladık. Bundan sonra daha görünür hizmetlere ağırlık vereceğiz.
AK Parti’nin aday listelerine çok fazla tepki var. İlçelerde de tartışmalar yaşanıyor. Sizin etkinizin fazla olduğu biliniyor. Siz mi yaptınız listeleri?
AK Parti’ye her dönem olduğu gibi bu seçimlerde de çok fazla aday adayı müracaatı oldu. Küçük bir ilçeden bile 20’ye yakın aday adayı müracaatı vardı. Bu durumda karar vermeniz çok zor oluyor, iki kişiden birine karar vermek kolay. Bir kişinin aday olması sadece benim istememle olmaz. İl teşkilatı, ilçe teşkilatı, milletvekillerimiz var. Hepimiz en az üç isim belirledik. Ve bu isimleri yukarıya bildirdik. Üs mekanizma bir karar veriyor. Ama hangisine karar verseniz bir tepki alıyorsunuz, herkesi memnun etmek imkânsız. Listeye giremeyenler de muhalefet ediyor. Erzurum Büyükşehir Belediyesi’ne çok az müracaat vardı. O nedenle hiç tepki olmadı.
Size tepki yok mu?
Yok denecek kadar az, parti içinden bahsediyorum. Öbür türlü mutlaka olacaktır. Bunlar normal, siyaseten her şeyi mutlu etme kavramı yok. Tüm tepkiler bir yerde bitiyor. Ben bunları olağan karşılıyorum. Erzurum’da çok iyi neticeler alacağımıza inanıyorum.
Nasıl bir netice bekliyorsunuz?
2014 seçimlerinde de söylemiştim. Benim için seçim yüzde 99 bitmiştir diye. Bu seçimde geçen dönemden daha iyi bir neticeyle seçimi tamamlayacağız. Türkiye birincisi olacağız. 30 Büyükşehir Belediyesi içinde en fazla oyu Erzurum alacak. Cumhur İttifakı olarak güçlü bir yapı var. Her ilçeye hizmet götürdük. Oy verene de vermeyene de eşit hizmet ettik. Karaçoban ilçemize bile doğalgaz götürdük.
Güney ilçelerde durum ne olur, sizin açınızdan?
Güney’de 4 ilçemiz var. Ben İspir ve Pazaryolu tarafındanım ama oralara götürmeden doğalgazı bu ilçemize götürdük. Tarafsız olduğumuzu göstermek istedim. Ama şu ana kadar sadece üç kişi abone oldu. Hınıs, Karayazı ve İspir’e bu sene doğalgaz götüreceğiz, programa aldık. Ben güneyden çok umutluyum, ortalama yüzde 70 oy bekliyorum. Vatandaş hizmeti gördü.
Şöyle anlattıklarınıza bakıyorum, dokunmadığınız bölge, hizmet vermediğiniz yer yok. Peki, niye bu kadar eleştiri alıyorsunuz, bunun öz eleştirisini yaptınız mı?
Tabi ki yaptık, galiba biz çok çalışmaktan kendimizi anlatacak zaman bulamamışız. Bizim için bir algı yürütülmüş ama biz ‘hizmet önemli demiş’ bunlara kulak asmamışız. Ya da daha farlı hizmetler bekliyorlardı, biz bunlara cevap veremedik. Bazen bende bizzat soruyorum, ‘başka ne hizmetler istersiniz’ cevap alamıyorum. Orada anlıyorum ki bazı tepkiler suni, zemini yok. Şu an sizinle Palandöken Kayak Merkezinde halkın içindeyiz. Bu mekânlar bizden önce var mıydı? Vatandaş gelip bir bardak çay içemiyordu. Bugün bu hizmetlere kavuştu. Haklarını yiyemem, takdir edenler eleştirenden çok. Sözün özü biz yaptıklarımızı anlatmakta eksik kalmışız.
Aslında konuşulacak, sorulacak çok konu vardı. Ancak röportajı yaptığımız saatlerde Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’yı taşıyan uçağın hava muhalefeti nedeni ile Ağrı’ya inemeyip Erzurum’a mecburi iniş yapması nedeni ile yarıda kesmek durumunda kaldık. Sayın Sekmen’le ileriki bir tarihte yeniden bir araya gelmek için sözleştik.