Fransa Temsilciler Meclisi sözde Ermeni soykırımını tanıdığında Türkiye’de yer yerinden oynamış, ülkenin her yerinde gösteriler yapılmıştı.
Erzurum’da, Iğdır’da, Kars’ta Fransa bayrakları yakılmış, meydanlarda “Fransa şaşırma sabrımızı taşırma” sloganları atılmıştı.
Paris Büyükelçisi geri çekilmiş, Fransa ile ipler gerilmişti.
***
ABD Başkanı Joe Bıden, gelin gelmez ilk 24 Nisan’da seçim vaadini yerine getirdi ve diğer başkanların aksine büyük felaket yerine soykırım dedi.
Türkiye’de özellikle Doğu’da kıyamet kopar dedik. Ermeni mezalimini derinden yaşayan sokaklar insan seline döner, STK’lar sabahı bekleyemez geceden meydanlara çıkar diye düşündük.
Ancak gelen giden olmadı…
Dün 104 Amiralin saçma sapan bildirisi için eksiksiz kent meydanlarında sıra sıra dizilen STK başkanları, yöneticileri ne yazık ki bu tarihi ayıp için seslerini çıkarmamıştı.
Anladık ki bizim ahaliye mutlaka bir yerden ‘hadi çıkın meydana’ talimatı gelecek. Talimat gelmeden birleşemiyor, konuşamıyor, tepkilerini ortaya koyamıyorlar. Yazık…
Ölüm bile korkutmuyor bizleri…
Dönüyor dolaşıyor yine aynı yere geliyoruz.
Başlasın karantina günleri…
Gelir kaygısı olmayanlar için en büyük dert can sıkıntısı, Allah başka dert vermesin!
Yevmiye ile günlük nafakasını çıkaranlar için ise iki haftalık ev hapsi.
***
Anlamak mümkün değil, hayatını kaybeden de bizleriz, işini gücünü, tezgâhını, ekmeğini kaybeden de. Ancak her şeye rağmen zevki sefamızdan hiçbir şekilde taviz vermiyoruz.
Dün alışveriş merkezleri yine dolup taştı. Kıtlıkta çıkmışçasına saldırdık yine gördüğümüz her şeye…
Şehirlerarası seyahat izni almak için, kaymakamlıkların önünde uzun kuyruklar oluştu. Tatil beldeleri tıka basa doldu. Batı’dan Doğu’ya göç başladı. Allah sonumuz hayır etsin…